Kütahya’da CHP’lilere saldırı: Demokrasi suçu
Kütahyakurulan mahalle pazarında oy Çalışmak için stant kuran CHP’lilere sözlü ve fiziki saldırıda bulundu. Saldırıya uğrayan CHP’liler darp raporu alarak saldırganlardan şikayetçi oldu. CHP Kütahya İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz, “Bu saldırıları kınıyor ve lanetliyoruz. Bu sadece kendi şahmıza değil, insanların demokratik hak ve özgürlüklerine yönelik bir saldırıdır. İnsanlığın suçudur. Bu demokrasi hatasıdır.” ■Anayasaya aykırı önemli bir hatadır.Arkadaşlarımız fiilen saldırıya uğramıştır.Daha kötüsü olabilirdi. Çok daha ciddi sonuçları olabilirdi. Orada linç edilebilirdik. Bütün bunlar, bu seçim kampanyasında hedef gösterilmemizin sonuçlarıdır. Bazı siyasi çıkarlar için terörle ilişkilendirilmenin sonuçları” dedi.
CHP Kütahya Kadın Kolları, Kılıçdaroğlu Gönüllüleri, il teşkilatı ve partililer, ikinci tip Cumhurbaşkanlığı seçimleri için çalışmaları kapsamında dün Kütahya’da kurulan Perşembe Pazarı girişinde stant açtı. Standdan rahatsız olan birkaç esnaf, CHP standına gelen partililere önce sözlü, sonra fiziki saldırıda bulundu. Saldırının ardından olay yerine gelen CHP Kütahya İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz ile CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap, milletvekil adayları ve partililerle toplu basın açıklaması yapmak istedi. Pazar yerinde basın açıklamasına izin vermeyen bazı esnaf ve vatandaşlar, CHP’li gruba önce sözlü sonra fiziki ikinci kez saldırdı. Güvenlik güçleri olaya müdahale ederken, yaralılar için olay yerine ambulans geldi. Su baskınına uğrayan partililer, darp raporunu aldıktan sonra karakola giderek saldırganlardan şikayetçi oldu.
Saldırıya uğrayan ve şikayetçi olan CHP’li vatandaş şunları söyledi:
“‘SİZİ BU ÜLKEDE YAŞAMAYACAĞIZ’ DİYE SALDIRDILAR”
“7-8 arkadaşla küçük bir stant kurduk. Standımıza bir masa koyduk. Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adayı fotoğraflarını, etrafına Türk bayrağını astık. Broşürlerimizi koyduk, broşür dağıtıyorduk. marketçiler bize saldırdı, ‘hainler, teröristler, sizler bu ülkedesiniz. ‘Onları yaşatmayacağız, şerefsizler’ diye saldırdılar. Hatta biri dudağıma yumruk attı, ameliyatlı elimi burktu. bir arkadaşımızı yumruğuyla dövüp yerde sürükledi.Bizim suçumuz ne?”
“BU ÜLKEDE YAŞAMAK İSTİYORUZ, BİZİM BAŞKA ÜLKEMİZ YOK”
71 yaşındaki Naciye Umu isimli partili şu ifadeleri kullandı:
“Çalışmalarımıza devam etmek için arkadaşlarımızla perşembe pazarına gittik. Arkadaşlarımız ellerinde broşürlerle çarşıya dağıldılar. Biz de standımızı kurduk. Cumhurbaşkanlığı adayımızın ve Türk Bayrağımızın fotoğraflarını astık. Her şey yerli yerindeydi. normalde yarım saat gidiyor.Arkadaşımız bir bayana broşür vermek için ileri gittiğinde orada oturan 3 kişi hanımın neden broşür aldığını sordu.Arkadaşımız da “neden almıyor” deyince hakaret etti. demokratik hakkını kullanıyor, alması çok normal” dedi. ”Siz bu bayrağın altında yaşamayı hak etmiyorsunuz.” Bayrağı yere vurdu. Kılıçdaroğlu’nun fotoğraflarını yırttı. kin tutmaz bu sefer masayı devirdi.Cengiz arkadaşımız araya girmek istedi.Sonra Cengiz’in havada uçtuğunu gördüm.Orada bir araba vardı.Araca çarparak stop etti. Cengiz’in yüzünü orda kesmeseydi yere, betona çarpacaktı.Tabi hakaretleri devam etti. Terörle suçlandık. PKK’lı olmakla suçlandık. Bu bayrağın altında yaşamayacaklarını söylediler. Bizi ölümle tehdit ettiler. Küfür ettiler. Ardından Pazarcılar Odası Başkanı geldi. Kendisine durumu izah ettik. Hakan Akdaş olduğunu öğrendim beyefendi saldırganı tanıdığını söyledi. Bir süre sonra bize getireceğini söyledi. Doğal olarak o ortadaki güvenliği aradık. Güvenli bir yere getireceğini söylemesine rağmen rastgele getiren olmadı. Şikayetçiyiz. Bu ülkede yaşamak istiyoruz, başka bir ülkemiz yok. Şiddetle kınıyoruz.”
“SÖZLÜ SALDIRIYA FİZİKSEL ŞİDDET TOPLANTISI”
Fiziksel saldırıya uğrayan bir diğer partili ise yaşananlardan vicdani olarak rahatsız olduğunu ifade etti. Milliyetçi, vatansever ve Kuvayi Milliyetçi olduklarını söyleyen partili, “Anayasamızın bize verdiği hakka dayanarak saat 14.00’te stantımızı kurduk ve saat 15.00 sıralarında bu olay gerçekleşti. Arkadaşlarla sohbet ederken bu olay gerçekleşti. Gündemde beni kaldırırken biri gelip beni itti.Ayağım yerden kesildi.4 adım geri gittikten sonra arkamızdaki araca çarptım. O çarpışma sonucunda sol kolumda bir spazm oluştu. Sonra arkadaşlarımızı aradık, güvenliği aradık. İlgilerinden dolayı kendilerine teşekkür ediyorum” dedi.
“TÜRK BAYRAKINI YERE ATIYORLAR”
Seçim çalışmaları için piyasada bulunan bir diğer partili ise çok üzüldüğünü belirterek, şunları söyledi:
“Yaşlı bir teyzeye broşür verdim. Teyze broşürü aldı. Oradan 3 kişi teyzeye müdahale etti. Teyze müdahale etmedi. ‘Neden öyle söylüyorsun’ dedim, yanlarından uzaklaştım, gittim. arkadaşlarıma.O sırada hızla arkamıza geldiler ve önce masadan Türk Bayrağını çektiler.Yırtıp yere attı.Sonra Kılıçdaroğlu’nun resimlerini yırttı.Sonra bütün masayı dağıttı.O sırada Zamanında Cengiz Bey’i yakasından yakalayıp fırlatmışlar.Ne olduğunu anlamaya çalışırken bütün çarşı, esnaf, çarşıya gelenler bir araya gelerek “Siz hainsiniz. Siz PKK’lısınız. “Sizi bu ülkede yaşamanıza izin vermeyeceğiz. Hainler. Size burada yer yok.”
“KILIÇDAROĞLU’DA GÜN KİLİTLENDİ”
Avukat Şeref Han yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Ülkemin geldiği durum. 71 yaşındaki Naciye ablanın, Münure ablanın, çocuk doğuran, büyüten, PKK ile uğraşan annelerin milliyetçi denilenlerin saldırısına uğraması. Bu normal değil. Durum bu Türk kültürü mü Kendine milliyetçi diyenler artık yaşlandı Anneye mi yaşlı teyzeye mi saldırıyor Üstelik 71 yaşındaki anneye saldırabilmek erkeklik mi insanlık mı Türk Kültürünün bir modülü mü elinde Türk Bayrağı ile motivasyonda.Hangi moral,motivasyon bu insanları bu insanlık dışı ve canavar ruha soktu.Ülkeyi birbirine düşürmek ve kendi evladını annesine saldırtmak ülkenin çıkarına mıdır? Sorulması gereken soru bu.Aslında bu on günlük süre içerisinde Türkiye bu halde Naciye Kendi bayrağına saldıran Münure ablanın halkına sahip çıkmak size düşüyor. eliyle dövüp bayrağı yere fırlattı ama burası Kütahya. Bırakın Naciye Ablamızı, Bırakın Münere Ablamızı, bırakın basın açıklaması yaparken 40 yaş üstü tüm idari teşkilatımıza saldırmayı, kendi adıma söylüyorum; Onları öldürürseniz vatan mücadelesinin başladığı bu topraklarda geri adım atılmaz. Cumhuriyet Halk Partisi, Hukuku Müdafaa Cemiyeti demektir. Cumhuriyet Halk Partisi Kuvayi Nationala demektir. Yüz yıl önce pes etmedik. Bundan yüz yıl sonra da pes etmeyeceğiz. Tüm Atatürkçülere sesleniyorum. Biz özünü, benliğini, kimliğini kaybetmemiş Atatürk çocuklarıyız. Millet İttifakı’nın tüm unsurlarına ve Cumhur İttifakı’nda hala şuurunu kaybetmemiş, anasına, bayrağına, dinine ve toprağına bağlılığı devam eden herkese sesleniyorum. Gün, Kılıçdaroğlu çevresinde tecrit günüdür.”
“TÜM BUNLAR BİZİM AMACIMIZIN SONUÇLARIDIR”
Basın açıklaması yapmak için pazara gittiği sırada ikinci saldırıya maruz kalan CHP Kütahya İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz şu ifadeleri kullandı:
“Arkadaşlarımızın saldırıya uğradığını öğrendik ve hızla olay yerine, markete gittik. Broşürlerimizin hepsi yerdeydi ve Naciye ablamız orada ağlıyordu. Münere Hanım 112 ambulansında tedavi görüyordu. Herkes oradaydı. çok üzüldük ve sonrasında basın açıklaması yapmak istedik.Açıklamaya başladığımızda ‘çember’ sesleri başladı.Birden büyüyerek linç girişimine dönüştü.Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak demokratik bir seçim çalışması yapıyorduk. Bu arada arkadaşlarımız saldırıya uğruyor.Bu saldırıları kınıyor ve lanetliyoruz.Bu sadece şahsımıza değil, insanların demokratik hak ve özgürlüklerine yönelik bir saldırıdır.İnsani bir hatadır.Bu demokrasiye karşı işlenen bir suçtur.Bu bir saldırıdır. Ağır Anayasa ihlali.Arkadaşlarımız aktif olarak saldırıya uğradı.Çok daha kötü olabilirdi.Sonuçları çok daha ağır olabilirdi.Orada linç edilebilirdik.Bütün bunlar bu seçim kampanyasında hedef gösterilmemizin sonuçlarıdır. bazı siyasi çıkarlar için terörle ilişkilendirilmenin sonuçları. . Aslında sosyal medya paylaşımlarında da bunu net bir şekilde görüyoruz. Bu kimseye fayda sağlamaz. Biz bu ülkede barış istiyoruz, adalet istiyoruz, hak istiyoruz, hukuk istiyoruz. Bu sonuçlar çok daha büyük yıkımlara neden olabilir. Haklarımızı arayacağız. Bunların da hukuk önünde cezalandırılmasını, Kütahya’da ülkemizde huzur içinde kendimizden bahsetmek ve bu seçim sürecini demokratik bir şekilde yaşamak istiyoruz.”